Modal content
×

T.C. İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

WEB SİTESİ GİZLİLİK VE ÇEREZ POLİTİKASI

Web sitemizi ziyaret edenlerin kişisel verilerini 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca işlemekte ve gizliliğini korumaktayız. Bu Web Sitesi Gizlilik ve Çerez Politikası ile ziyaretçilerin kişisel verilerinin işlenmesi, çerez politikası ve internet sitesi gizlilik ilkeleri belirlenmektedir.

Çerezler (cookies), küçük bilgileri saklayan küçük metin dosyalarıdır. Çerezler, ziyaret ettiğiniz internet siteleri tarafından, tarayıcılar aracılığıyla cihazınıza veya ağ sunucusuna depolanır. İnternet sitesi tarayıcınıza yüklendiğinde çerezler cihazınızda saklanır. Çerezler, internet sitesinin düzgün çalışmasını, daha güvenli hale getirilmesini, daha iyi kullanıcı deneyimi sunmasını sağlar. Oturum ve yerel depolama alanları da çerezlerle aynı amaç için kullanılır. İnternet sitemizde çerez bulunmamakta, oturum ve yerel depolama alanları çalışmaktadır.

Web sitemizin ziyaretçiler tarafından en verimli şekilde faydalanılması için çerezler kullanılmaktadır. Çerezler tercih edilmemesi halinde tarayıcı ayarlarından silinebilir ya da engellenebilir. Ancak bu web sitemizin performansını olumsuz etkileyebilir. Ziyaretçi tarayıcıdan çerez ayarlarını değiştirmediği sürece bu sitede çerez kullanımını kabul ettiği varsayılır.

1.Kişisel Verilerin İşlenme Amacı

Web sitemizi ziyaret etmeniz dolayısıyla elde edilen kişisel verileriniz aşağıda sıralanan amaçlarla T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından Kanun’un 5. ve 6. maddelerine uygun olarak işlenmektedir:

  • T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından yürütülen ticari faaliyetlerin yürütülmesi için gerekli çalışmaların yapılması ve buna bağlı iş süreçlerinin gerçekleştirilmesi,
  • T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından sunulan ürün ve hizmetlerden ilgili kişileri faydalandırmak için gerekli çalışmaların yapılması ve ilgili iş süreçlerinin gerçekleştirilmesi,
  • T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından sunulan ürün ve hizmetlerin ilgili kişilerin beğeni, kullanım alışkanlıkları ve ihtiyaçlarına göre özelleştirilerek ilgili kişilere önerilmesi ve tanıtılması.
 
2.Kişisel Verilerin Aktarıldığı Taraflar ve Aktarım Amacı

Web sitemizi ziyaret etmeniz dolayısıyla elde edilen kişisel verileriniz, kişisel verilerinizin işlenme amaçları doğrultusunda, iş ortaklarımıza, tedarikçilerimize kanunen yetkili kamu kurumlarına ve özel kişilere Kanun’un 8. ve 9. maddelerinde belirtilen kişisel veri işleme şartları ve amaçları kapsamında aktarılabilmektedir.

3.Kişisel Verilerin Toplanma Yöntemi

Çerezler, ziyaret edilen internet siteleri tarafından tarayıcılar aracılığıyla cihaza veya ağ sunucusuna depolanan küçük metin dosyalarıdır. Web sitemiz ziyaret edildiğinde, kişisel verilerin saklanması için herhangi bir çerez kullanılmamaktadır.

4.Çerezleri Kullanım Amacı

Web sitemiz birinci ve üçüncü taraf çerezleri kullanır. Birinci taraf çerezleri çoğunlukla web sitesinin doğru şekilde çalışması için gereklidir, kişisel verilerinizi tutmazlar. Üçüncü taraf çerezleri, web sitemizin performansını, etkileşimini, güvenliğini, reklamları ve sonucunda daha iyi bir hizmet sunmak için kullanılır. Kullanıcı deneyimi ve web sitemizle gelecekteki etkileşimleri hızlandırmaya yardımcı olur. Bu kapsamda çerezler;

İşlevsel: Bunlar, web sitemizdeki bazı önemli olmayan işlevlere yardımcı olan çerezlerdir. Bu işlevler arasında videolar gibi içerik yerleştirme veya web sitesindeki içerikleri sosyal medya platformlarında paylaşma yer alır.

Teknik olarak web sitemizde kullanılan çerez türleri aşağıdaki tabloda gösterilmektedir.

Oturum Çerezleri

(Session Cookies)

Oturum çerezleri ziyaretçilerimizin web sitemizi ziyaretleri süresince kullanılan, tarayıcı kapatıldıktan sonra silinen geçici çerezlerdir. Amacı ziyaretiniz süresince İnternet Sitesinin düzgün bir biçimde çalışmasının teminini sağlamaktır.

 

Web sitemizde çerez kullanılmasının başlıca amaçları aşağıda sıralanmaktadır:

  • • İnternet sitesinin işlevselliğini ve performansını arttırmak yoluyla sizlere sunulan hizmetleri geliştirmek,
5.Çerez Tercihlerini Kontrol Etme

Farklı tarayıcılar web siteleri tarafından kullanılan çerezleri engellemek ve silmek için farklı yöntemler sunar. Çerezleri engellemek / silmek için tarayıcı ayarları değiştirilmelidir. Tanımlama bilgilerinin nasıl yönetileceği ve silineceği hakkında daha fazla bilgi edinmek için www.allaboutcookies.org adresi ziyaret edilebilir. Ziyaretçi, tarayıcı ayarlarını değiştirerek çerezlere ilişkin tercihlerini kişiselleştirme imkânına sahiptir.  

6.Veri Sahiplerinin Hakları

Kanunun ilgili kişinin haklarını düzenleyen 11 inci maddesi kapsamındaki talepleri, Politika’da düzenlendiği şekilde, ayrıntısını Bakanlığımıza ileterek yapabilir. Talebin niteliğine göre en kısa sürede ve en geç otuz gün içinde başvuruları ücretsiz olarak sonuçlandırılır; ancak işlemin ayrıca bir maliyet gerektirmesi halinde Kişisel Verileri Koruma Kurulu tarafından belirlenecek tarifeye göre ücret talep edilebilir.

 

  • e-Devlet
  • İçişleri Bakanlığı
  • Diğer Valilikler

Valilikler

T.C. Osmaniye Valiliği
T.C. Osmaniye Valiliği
T.C. Osmaniye Valiliği
  • VALİLİK
    Yöneticilerimiz Valilik Birimleri Şehitler Köşesi Tarihçe İl Protokol Listesi İmza Yetkileri Yönergesi Vali Yardımcıları Görev Dağılımı Kurumsal Kimlik İl Etik Komisyonu
  • OSMANİYE
  • İLÇELERİMİZ
  • HİZMETLERİMİZ
    Hizmet Birimleri Kamu Hizmet Standartları Projeler İl Gelişim Planı
  • GÜNDEM
    Haberler Duyurular İhale İlanları Genel Emirler-Genelgeler Basın Açıklamaları İlimizde Basın Etkinlikler
  • İLETİŞİM
    Valilik İletişim İl Telefon Rehberi Diğer Kurumlar
°C
17
Haziran2025
Parçalı Bulutlu
23
°C
5 Günlük Hava Tahmini
temizle
  • VALİLİK
    • Yöneticilerimiz
      • Vali Dr. Erdinç YILMAZ
      • Vali Yardımcıları
        • Hakan Yavuz ERDOĞAN
        • Aziz Onur AYDIN
        • Yunus EMRE ŞAHİN
      • Kaymakamlar
        • Erdinç DOLU
        • Aziz KAYABAŞI
        • Turgay İLHAN
        • Ahmet DERVİŞOĞLU
        • Mustafa KÖROĞLU
        • Volkan ÖZER
      • Görev Yapmış Valilerimiz
    • Valilik Birimleri
      • İl Yazı İşleri Müdürlüğü
      • İl İdare Kurulu Müdürlüğü
      • İdare ve Denetim Müdürlüğü
      • İl Planlama ve Koordinasyon Müdürlüğü
      • İl Sosyal Etüt ve Proje Müdürlüğü
      • İdari Hizmetler Şube Müdürlüğü
      • Bilgi İşlem Şube Müdürlüğü
      • 112 Acil Çağrı Merkezi Müdürlüğü
      • Özel Kalem Müdürlüğü
      • Hukuk İşleri Şube Müdürlüğü
      • İl Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü
      • Açık Kapı Şube Müdürlüğü
    • Şehitler Köşesi
      • Askeri Personel Şehitlerimiz
      • Emniyet Şehitlerimiz
      • Milli Eğitim Şehitlerimiz
      • Diğer Kurum Şehitlerimiz
    • Tarihçe
      • Osmaniye Tarihçesi
    • İl Protokol Listesi
    • İmza Yetkileri Yönergesi
    • Vali Yardımcıları Görev Dağılımı
    • Kurumsal Kimlik
    • İl Etik Komisyonu
      • Etik Komisyonu
      • Etik Komisyonu Üyeleri
        • Etik Komisyonu Başkanı Vali Yardımcısı Adem YILMAZ
        • Etik Komisyonu Üyesi Hasan ÖZNAVRUZ
        • Etik Komisyonu Üyesi Aydın ALBAK
      • 2020 Faaliyet Raporu
      • Etik İlkeleri
      • Etik Eğitimi
      • Mevzuat
        • Etik Mevzuatı
        • Kanunlar
        • Yönetmelikler
        • Genelgeler
        • Uluslararası Anlaşma ve Belgeler
  • OSMANİYE
  • İLÇELERİMİZ
  • HİZMETLERİMİZ
    • Hizmet Birimleri
    • Kamu Hizmet Standartları
    • Projeler
    • İl Gelişim Planı
  • GÜNDEM
    • Haberler
    • Duyurular
    • İhale İlanları
    • Genel Emirler-Genelgeler
    • Basın Açıklamaları
    • İlimizde Basın
    • Etkinlikler
  • İLETİŞİM
    • Valilik İletişim
    • İl Telefon Rehberi
    • Diğer Kurumlar

Atatürk Köşesi

                                                   ATATÜRK'ÜN YAŞAMINDAKİ KRONOLOJİK OLARAK OLAYLAR
 

1881


Mustafa'nın Selanik'te dünyaya gelmesi.

1893


Mustafa Selanik'teki Askeri Hazırlık Okuluna başlar ve burada öğretmeni
tarafından kendisine ikinci ismi "Kemal" verilir.

1895


Mustafa Kemal Manastırdaki Askeri Liseye başlar.

1899


Mustafa Kemal İstanbul'da Harbiye'nin hazırlık sınıfına başlar.

1902

Mustafa Kemal Harbiye'den mezun olur ve buradan sonra Harp

Akademisine devam eder.

11 Ocak 1905


Mustafa Kemal Harp Akademisinden Kurmay Yüzbaşı olarak mezun
olur ve Şam'da bulunan Beşinci Orduda görev almak üzere Şam'a
gönderilir. 


 
 Ekim 1906


Mustafa Kemal ve arkadaşları Şam'da "Vatan ve Hürriyet" adıyla gizli bir
dernek kurarlar.


Eylül 1907


Mustafa Kemal Üçüncü Orduya tayin edilir ve Selanik'e gönderilir.

13 Eylül 1911


Mustafa Kemal İstanbul'daki Genel Kurmaya tayin edilir.

 

9 Ocak 1912


Mustafa Kemal Libya'daki Tobruk taarruzunu başarılı bir şekilde yönetir.

25 Kasım 1912


Mustafa Kemal Hareket Başkanı olarak Akdeniz Boğazları özel

 Kuvvetlerine atanır.

27 Ekim 1913


Mustafa Kemal Sofya'ya Askeri Ataşe olarak atanır.

25 Nisan 1915

İttifak Devletleri Arıburnuna çıkarma yaparlar ve Mustafa Kemal
Tümeni ile ilerlemelerini durdurur.

9 Ağustos 1915

Mustafa Kemal Anafartalar Grup Kumandanlığına getirilir.

1 Nisan 1916


Mustafa Kemal Tuğgeneralliğe terfi eder.

6-7 Ağustos 1916


Mustafa Kemal Bitlis ve Muş'u düşmandan geri alır.

31 Ekim 1918


Mustafa Kemal Yıldırım Orduları Grup Kumandanı olur.

30 Nisan 1919


Mustafa Kemal Erzurum'da bulunan Dokuzuncu Orduya geniş yetkilerle
Müfettiş olarak atanır.

16 Mayıs 1919


Mustafa Kemal İstanbul'u terkeder.

19 Mayıs 1919


Mustafa Kemal Samsun'a ayak basar.

8 Temmuz 1919


Mustafa Kemal gerek Üçüncü Ordu Müfettişliği görevinden gerekse
ordudan istifa eder.

23 Temmuz 1919

Mustafa Kemal Erzurum Kongresi Başkanlığına getirilir.

4 Eylül 1919


Mustafa Kemal Sivas Kongresi Başkanlığına getirilir.

27 Aralık 1919


Mustafa Kemal İcra Heyeti ile Ankara'ya gelir.

23 Nisan 1920


Mustafa Kemal Ankara'da Türkiye Büyük Millet Meclisini açar.

11 Mayıs 1920


Mustafa Kemal İstanbul hükümeti tarafından ölüme mahkum edilir. 

5 Ağustos 1921


Mustafa Kemal Büyük Millet Meclisi  tarafından Başkumandan
olarak atanır.

23 Ağustos 1921


Türk birliklerinin Mustafa Kemal tarafından yönetildiği Sakarya
savaşı başlar.

19 Eylül 1921

Büyük Millet Meclisi, Mustafa Kemal'e Mareşal rütbesi ile Gazi
unvanını verir.

26 Ağustos 1922

Gazi Mustafa Kemal Büyük Taarruzu Kocatepe'den yönetmeye
başlar.

30 Ağustos 1922

Gazi Mustafa Kemal Paşa Dumlupınar savaşını kazanır.

10 Eylül 1922


Gazi Mustafa Kemal İzmir'e girer.

1 Kasım 1922


Büyük Millet Meclisi, Gazi Mustafa Kemal'in Hilafetin kaldırılması
Yönündeki önerisini kabul eder. 

14 Ocak 1923


Mustafa Kemal'in annesi Zübeyde Hanım İzmir'de vefat eder.

29 Ekim 1923


Türkiye Cumhuriyetinin ilan edilmesi ve Gazi Mustafa Kemal'in
ilk Cumhurbaşkanı seçilmesi.

24 Ağustos 1924


Gazi Mustafa Kemal İstanbul Sarayburnu'nda ilk kez şapka giyer. 

9 Ağustos 1928


Gazi Mustafa Kemal Sarayburnu'nda yeni Türk Alfabesi ile
ilgili konuşma yapar.

12 Nisan 1931

Gazi Mustafa Kemal Türk Tarih Kurumunu kurar.

12 Temmuz 1932


Gazi Mustafa Kemal Türk Dil Kurumunu kurar.

16 Haziran 1934


Büyük Millet Meclisi bir yasa geçirerek Gazi Mustafa Kemal'e
 "Atatürk" soyadını verme kararı alır.

10 Kasım 1938


Atatürk vefat eder.

ATATÜRK İLKELERİ
 

 Atatürk ilkeleri, altı başlık altında toplanabilir.

CUMHURİYETÇİLİK

Kemalist devrimler siyasi bir devrim niteliğindedir ve çokuluslu bir imparatorluktan Türkiye ulus devletine geçiş gerçekleştirilmiş ve böylece Modern Türkiye' nin ulusal kimliği kazandırılmıştır. Kemalizm Türkiye için yalnızca Cumhuriyet rejimini tanımaktadır. Kemalizm insanların arzularını yerine getirebilecek yegane rejimin cumhuriyet rejimi olduğuna inanmaktadır.

HALKÇILIK

Gerek içeriği gerekse hedefleri açısından bakıldığında, Kemalist Devrim ayrıca bir sosyal devrim niteliği de taşımaktaydı. Bu devrim seçkin bir grup tarafından genel olarak halka yönelik bir biçimde gerçekleştirilmişti. Kemalist Devrimler, özellikle İsviçre Medeni Kanunu olmak üzere batı kanunlarının Türkiye' de uygulamaya konmasıyla birlikte kadınların statüsüne kökten değişiklikler getirmiştir. Üstelik, 1934 yılında kabul edilen bir kanun ile kadınlar seçme hakkını almışlardır. Atatürk çeşitli ortamlarda Türkiye'nin gerçek Yöneticilerinin köylüler olduğunu söylemiştir. Aslında bu durum Türkiye için bir gerçek olmaktan çok bir hedef niteliğindeydi.Gerçekte, halkçılık ilkesi için yapılan resmi açıklamada Kemalizmin sınıf ayrıcalıklarına ve sınıf farklılıklarına karşı olduğu ifade edilmekte ve hiçbir bireyin, ailenin, sınıfın veya organizasyonun diğerlerinin daha üzerinde olmasını kabul etmiyordu. Kemalist ideoloji, aslında, Türk vatandaşlığı olarak ifade edilen bir fikre dayanmaktaydı. Gurur ile birleşen vatandaşlık fikri, onların daha fazla çalışmaları için gerekli psikolojik teşviki sağlayacak, birlik fikri ve ulusal bir kimliğin kazanılmasına yardımcı olacaktı.

LAİKLİK

Kemalist laiklik yalnızca devlet ve dinin birbirinden ayrılması anlamına gelmiyor, ayrıca dinin eğitim, kültürel ve yasal konulardan da ayrılması anlamını taşıyordu. Laiklik, düşünce özgürlüğü ve kuruluşların dini düşünce ve dini kuruluşların etkisinden bağımsız olmaları anlamına geliyordu. Böylece, Kemalist devrim ayrıca laik bir devrim idi. Kemalist devrimlerin birçoğu laikliği gerçekleştirmek amacıyla yapılmış ve diğer birçoğu ise laikliğe ulaşılmış olması nedeniyle gerçekleştirilebilmiştir. Kemalist laiklik ilkesi Tanrı karşıtı bir ilke değildi. Bu akılcı ve dini siyasettir dışında tutan bir ilke idi. Bu Kemalist ilke aydınlanmış İslam'a değil, çağdaşlığa karşı olan Müslümanlığa karşısındaydı.

DEVRİMCİLİK

Atatürk'ün ortaya koyduğu en önemli ilkelerden birisi de reformculuk veya devrimcilikti. Bu ilkenin anlamı Türkiye'nin devrimler yaptığı ve geleneksel kuruluşlarını modern kuruluşlar ile değiştirmiş olduğu idi. Geleneksel kavramların iptal edildiği ve modern kavramların benimsendiği anlamına geliyordu. Devrimcilik ilkesi, yapılmış olan devrimlerin tanınmalarının çok ötesine geçti.

MİLLİYETÇİLİK

Kemalist devrim ayrıca milliyetçi bir devrim idi. Kemalist milliyetçilik ırkçı bir yapıda değildi. Bu devrimin amacı, Türkiye Cumhuriyetinin bağımsızlığının korunması ve ayrıca Cumhuriyetin siyasal yönden gelişmesi idi. Bu milliyetçilik, tüm diğer milletlerin bağımsızlık haklarına saygılı idi. Yine bu milliyetçilik, sosyal içerikli bir milliyetçilikti. Yalnızca anti - emperyalist değil, aynı zamanda gerek hanedan yönetimine gerekse herhangi bir sınıfın Türk toplumunu yönetmesine karşı olan bir milliyetçilikti. Kemalist milliyetçilik, Türk devletinin vatanı ve halkı ile bölünmez bir bütün olduğu ilkesine inanmaktadır.

DEVLETÇİLİK

Kemal Atatürk yapmış olduğu açıklamalarda ve politikalarında Türkiye'nin bir bütün olarak modernizasyonunun ekonomik ve teknolojik gelişmeye önemli ölçüde bağlı olduğunu ifade etmiştir. Bu bağlamda, devletçilik ilkesinin de devletin ülkenin genel ekonomik faaliyetlerini düzenlenmesi ve özel sektörün girmek istemediği alanlara veya özel sektörün yetersiz kaldığı alanlara veya ulusal çıkarların gerekli kıldığı alanlara yine devletin girmesi gerektiği anlamında yorumlanmaktadır. Ancak, devletçilik ilkesinin uygulanmasında, devlet yalnızca ekonomik faaliyetlerin temel kaynağını teşkil etmemiş, aynı zamanda ülkenin büyük sanayi kuruluşlarının da sahibi olmuştur.

 ATATÜRK DEVRİMLERİ
 

Atatürk askeri bir dahi ve karizmatik bir lider olduğu gibi, aynı zamanda büyük bir devrimciydi. O dönemlerde, Türkiye Cumhuriyetinin çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşabilmesi ve kültürel açıdan gelişmiş toplumların aktif bir üyesi olabilmesi için, modernize edilmesi çok önemli idi. Mustafa Kemal ülkesindeki yaşamı modernize etmiştir. Atatürk 1924 ile 1938 yılları arasında, insanlarının kurtuluşları ve hayatta kalabilmeleri için yaşamsal öneme sahip olan devrimleri hayata geçirmiştir. Tüm bu devrimler, Türk halkı tarafından büyük bir coşku ile karşılanmıştı.

Harf Devrimi 

Atatürk'ün gerçekleştirmiş olduğu en önemli devrimlerden birisi, Arap alfabesinin kaldırılması ve Latin alfabesinin kabul edilmesi olmuştur. 3 Kasım 1928 tarihinde, yeni Türk Alfabesi kabul edilmiştir.

Kıyafet Devrimi

Kıyafet devrimi ile birlikte, kadınlar çarşaf giymekten vazgeçerek, modern kadın elbiseleri giymeye başladılar. Erkekler ise fes yerine şapka giymeye başladılar.

Hukuk Sisteminin Laikleştirilmesi  

1920 yılında kurulmuş olan yeni Türkiye Devletinin yeni bir hukuk sistemine ihtiyacı vardı. Atatürk, Şeriat Kanununun yerine İsviçre Medeni Kanununu getirmiş, o dönemde geçerli olan ceza yasasının yerine ise İtalyan Ceza Yasasını getirmiştir. Türk Hukuk Sistemi ise tüm çağdaş gereksinimler Çerçevesinde modernize edilmiştir.

Öğrenimin Laikleştirilmesi 

19. Yüzyıl başlarına dek, Osmanlı İmparatorluğu bünyesinde çeşitli eğitim sistemleri uygulanmaktaydı. Atatürk İslami eğitim veren medrese sisteminin yeni toplumun ihtiyaçlarına cevap veremeyeceğini gördü. Bu nedenle, batı modellerine benzeyen yeni bir eğitim sisteminin oluşturulması gerekliydi. Böylece, mevcut sistem değiştirilerek 1933 yılında bir üniversite reformu gerçekleştirilmiştir.

Kadınlara Sağlanan Medeni Haklar 

Atatürk Devrimleri ile birlikte, yüzyıllar boyunca ihmal edilmiş olan Türk kadınına yeni haklar tanınmıştır. Böylece kabul edilmiş olan medeni kanun gereğince bundan böyle kadınlar da erkeklere tanınan haklara sahip olacaklar, resmi görevlere atanabilecekler, oy verme ve Millet Meclisine seçilebilme hakkına sahip olabileceklerdir.  Tek eşlilik ilkesi ve kadınlara tanınan eşit haklar, Türk toplumuna bir canlılık kazandırmıştır.

Atatürk'ün Türk Tarihi ile ilgili Çalışmaları 

Kültürel alanda bir tür milliyetçilik anlamındaki yazı devrimi sonrasında, Atatürk tarih konusuna ağırlık verdi ve 1931 yılında Türk Tarih Kurumunu kurdu. Burada, Türkiye Tarihi kapsamlı bir şekilde incelenmekte ve değerlendirilmektedir. Bunların dışında, Yeni Takvim, Ağırlıklar ve Ölçüler, Tatiller ve Soyadı Kanunu gibi diğer birçok devrimler de gerçekleştirilmiştir. Bu konudaki bazı örnekler arasında 1924 Hafta sonu Yasası, 1925 Uluslararası Zaman ve Takvim Sistemi, 1926 Borçlar Kanunu ve Ticaret Kanunu, 1933 Ölçü Sistemleri ve 1934 Soyadı Yasası sayılabilir. 1932 yılında Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilen yasa gereğince Türkler soyadı aldılar ve Milletin liderine de "Türklerin Babası" anlamına gelen Atatürk soyadı verildi.

CUMHURİYETİN 10.YILDÖNÜMÜ NEDENİYLE  ATATÜRK' ÜN NUTKU 
 

Türk Ulusu!
Kurtuluş Savaşı'na başladığımız 15'inci yılındayız. Bugün cumhuriyetimizin onuncu yılını doldurduğu en büyük bayramdır.

Yurttaşlarım!
Az zamanda çok ve büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk Kültürü olan Türkiye Cumhuriyetidir. Bundaki başarıyı, Türk Ulusunun ve onun değerli ordusunun bir ve beraber olarak azimle yürümesine borçluyuz. Fakat yaptıklarımızı hiçbir zaman yeterli görmeyiz. Çünkü daha çok ve daha büyük işler yapmak zorunluluğunda ve azmindeyiz. Yurdumuzu dünyanın en bayındır ve uygar ülkeleri düzeyine çıkaracağız.

Ulusumuzu en geniş refah araç ve kaynaklarına sahip kılacağız. Ulusal kültürümüzü çağdaş uygarlık düzeyinin üstüne çıkaracağız. Bunun için, bize zaman ölçüsü geçmiş yüzyılların gevşetici görüşüne göre değil, çağımızın hız ve hareket kavramına göre düşünülmektedir.  Geçen zamana oranla, daha çok çalışacağız.  Bunda da başarılı olacağımıza kuşkum yoktur. Çünkü Türk ulusunun karakteri yüksektir. Türk ulusu çalışkandır. Türk Ulusu zekidir. Çünkü Türk Ulusu, ulusal birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir. Çünkü Türk Ulusunun yürütmekte olduğu yükselme ve uygarlık yolunda, elinde ve kafasında tuttuğu meşale, müspet bilimdir.

Şunu da önemle belirtmeliyim ki, yüksek bir insan topluluğu olan Türk Ulusunun tarihsel bir niteliği de, güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir. Bunun içindir ki ulusumuzun yüksek karakterini, yorulmaz çalışkanlığını, doğuştan zekasını, bilime bağlılığını, güzel sanatlara sevgisini, ulusal birlik duygusuna ara vermeden ve her türlü araç ve önlemlerle besleyerek geliştirmek ulusal ülkümüzdür. Türk ulusuna çok yaraşan bu ülkü, onu, bütün insanlığa gerçek huzurun sağlanması yolunda, kendine düşen uygarca vazifeyi yapmakta başarılı kılacaktır.

Büyük Türk Ulusu! Onbeş yıldan beri, giriştiğimiz işlerde başarı vaat eden çok sözlerimi işittin. Mutluyum ki, bu sözlerimin, hiçbirinde, ulusumun, hakkımdaki güvenini sarsacak bir isabetsizliğe uğramadım. Bugün, aynı inanç ve kesinlikle söylüyorum ki, ulusal ülküye, tam bir bütünlükle yürümekte olan Türk Ulusunun büyük ulus olduğunu bütün uygar dünya, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır. Hiçbir an kuşkum yoktur ki, Türklüğün unutulmuş büyük uygar niteliği ve büyük uygar yeteneği, bundan sonra ki gelişmesi ile, geleceğin yüksek uygarlık ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır.

Türk Ulusu!

Sonsuzluğa akıp giden her on yılda, bu büyük ulus bayramını daha büyük onurla, mutluluklarla, huzur ve refah içinde kutlamanı gönülden dilerim.

                                                                                           Ne mutlu Türküm diyene!
 
                                                                                                   29 Ekim 1933

GENÇLİĞE HİTABE
 

Sayın baylar, sizi, günlerce işlerinizden alıkoyan uzun ve ayrıntılı sözlerim, en sonu tarihe mal olmuş bir çağın öyküsüdür. Bunda, ulusum için ve yarınki çocuklarımız için dikkat ve uyanıklık sağlayabilecek kimi noktaları belirtebilmiş isem kendimi mutlu sayacağım.

Baylar, bu söylevimle, ulusal varlığı sona ermiş sayılan büyük bir ulusun, bağımsızlığını nasıl kazandığını; bilim ve tekniğin en son ilkelerine dayanan ulusal ve çağdaş bir devleti nasıl kurduğunu anlatmaya çalıştım.

Bugün ulaştığımız sonuç, yüzyıllardan beri çekilen ulusal yıkımların yarattığı uygarlığın ve bu sevgili yurdun her köşesini sulayan kanların karşılığıdır.

Bu sonucu, Türk gençliğine kutsal bir armağan olarak bırakıyorum.

Ey Türk gençliği ! Birinci ödevin ; Türk bağımsızlığını, Türk Cumhuriyetini, sonsuzluğa değin korumak ve savunmaktır .

Varlığının ve geleceğinin biricik temeli budur. Bu temel, senin en değerli güven kaynağındır. Gelecekte de, yurt içinde ve dışında, seni bu kaynaktan yoksun etmek isteyen kötücüller bulunacaktır . Bir gün, bağımsızlığını ve cumhuriyetini savunmak zorunda kalırsan; ödeve atılmak için, içinde bulunacağın durumun olanaklarını ve koşullarını düşünmeyeceksin! Bu olanaklar ve koşullar çok elverişsiz olabilir. Bağımsızlığına ve cumhuriyetine kıymak isteyecek düşmanlar , bütün dünyada benzeri görülmedik bir utku kazanmış olabilirler. Zorla ve aldatıcı düzenlerle sevgili yurdunun bütün kaleleri alınmış, bütün gemilikleri ele geçirilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve yurdun her köşesine düşman girmiş olabilir. Bütün bu koşullardan daha acıklı ve daha korkunç olmak üzere, yurdunda, iş başında bulunanlar, aymazlık ve sapkınlık içinde olabilirler. Üstelik, hainlik de yapabilirler . Daha kötüsü, iş başında bulunan kişiler, kendi çıkarlarını, yurduna girmiş olan düşmanların siyasal erekleriyle birleştirebilirler. Ulus, yoksulluk ve sıkıntı içinde ezgin ve bitkin düşmüş olabilir.

Ey Türk geleceğinin gençliği! İşte, bu ortam ve koşullar içinde bile ödevin, Türk bağımsızlığını ve Cumhuriyetini kurtarmaktır !   Bunun için gereken güç, damarlarındaki soylu kanda vardır!

                                                                                                         M.K.ATATÜRK
                                                                                                 Söylev'den, 20 Ekim 1927

 

 

 

 

 
 
 

https://www.tccb.gov.tr/
https://www.icisleri.gov.tr/
https://www.turkiye.gov.tr/
https://www.cimer.gov.tr/
 

Bizi Takip Edin

  • Resmi Gazete
  • Bilgi Edinme
  • Resmi İlan Portalı
Adnan Menderes Mh. Musa Şahin Bulvarı No:106 P.K.: 80010
0 328 825 07 07
 
Sizlere daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerezlere yer veriyoruz 🍪 Çerez politikamız hakkında bilgi edinmek için tıklayınız